Pages

Ads 468x60px

20 Haziran 2013 Perşembe

Artvin İli Örf Ve Kültürü 7

ŞAHLAN (ŞEYHA)
Şahlan, yörede daha çok yükselmeyi, büyümeyi, onuru,gururu, kahramanlığı simgeleyen bir sözcük olarak kullanılır.

Taşımacılık,ulaşım ve çete savaşlarında At’ ın önemi büyük olan bu bölgemizde de hayvanın şahlanıp iki ayak üstüne kalkması, yükseliş ve sevinci tanımlamasıyla, oyundaki yükseliş anındaki bağırmalar, buradaki kahramanlık duygusunun sembolüdür.

Başlangıç ve bitiş hariç, kapalı halka halinde oynanır. Oyun içerisindeki yaylanma, halay karakterine sekmeli koşma (Sağ yana doğru), çöküşleri ve topuk üçlemelerinden oluşur. Ardından anlaşıldığı gibi oyun, (Şahlanmayı,yükselmeyi) sevinci simgeler. Oyun oynanırken bu şahlanış açıkça görülür. Erkeklik ve kadınlık varlığının sağlanması, kahramanlık duygularının vurgulanmasıdır.

Oyun, “Hop, hopde...” komutları ile oynanır. Oyun, anonim olup, kuran kişinin kesin bulgusu yoktur. Diğer oyunlar gibi çok fazla oynanan bir oyun değildir. Kız-erkek karma oynandığı gibi yalnız erkek olarakta oynanır.
ŞAVŞAT BARI (Çift Jandarma)
Şavşat Barı, genellikle türküsü söylenerek oynanan diğer bar türlerinden, üç ayak,ağır bar gibi isimler altında toplanıp oynanan bir oyundur.
Oyunun bulgusu ise, çok eski tarihlere dayalı bir aşk öyküsüdür. İki genç arasında büyük bir aşk başlar. Bu karasevdayı bilmeyen kalmaz. Birçok insan, bu gençler için nağmeler yapıp türküler söylerler. Artık kızı istemenin zamanı gelmiştir. Genç oğlan, kızı istetir; ancak, kız babasının kesin razılığı olmaz. Herşeye rağmen geri çevirir. Kızını bir başkasına (Beşik kertmesi) sözlemiştir. Bahar ayları gelince köylerden, yaylalardan göç başlar. Bu göçler halk arasında büyük eğlencelerle tertiplenir.; bunlarda yer yer isimlendirilir. Bu mevkideki ismi ise (Vargoda) yayık yaylamak, yayla zamanı eğlenceleri olarak bilinir. İşte bu tarihlerde, genç oğlan,sevdiği kızın verileceği genci vurur ve köyden kaçar. Köy halkının yaylaya çıkmasını bekler ve o gün gelir. Köy halkı, binbir eğlence masallarıyla göçe koyulur. Uzunca bir yol aldıktan sonra, ilk konaklayacakları mevkiye gelirler. O düzlüğün, yani mevkinin ismi (Vaket)’tir. Vaket’e gelirler. Genç oğlan, sevdiği kızında orada olacağını bildiğinden, bunu takip eder. Köy halkı burada eğlenmeye başlar. Davul,zurnalar çalınır;türküler söylenir.; oynanır; koçlar kesilir; kebaplar vurulur; yiyilip içilir. Genç oğlan, halkın arasına gelir; uzaktan sevdiği kızı gözler,kızda sevdiğini görür ama, bir türlü yaklaşamazlar. Bakışıp hasret giderirler. O arada genç kız, birde ne görsün, karşıdan iki jandarma geliyor; sevdiğini götürecekleri genç kızın içine doğuyor. Genç kız, acılar ve üzüntüler içerisinde ağlayarak jandarmanın görünmesiyle ağıt yakarak bu türküyü söylüyor ve ağlıyor.

Oyunun türkü sözlerinde ise, Çift jandarma geliyor kaymakam konağından, Fiske vursam kan damlar, kırmızı yanağından,böyle esinlendiği gibi birde, Cebi dolu paketi, giyme yeşil caketi, Yar Allah’ın seversen, gel dolanak Vaketi’nde ise sevdiği genç, yeşil bir ceketle oraya gelir; bu, tanınırsın anlamında. Gel dolanak vaketi ise, kaçmak anlamında sevdiği gence çağrı yaparak söylenen bir türküdür.

Daha sonra bu öyküyü yaşayanlar, gençlere atfen ve hatırlamak, yaşatmak maksadıyla halk arasında türküsü söylenip oyuna dökmüşlerdir. Oyun, halk arasında sıkça oynanan bir oyundur. Belli bir sayı sınırı yoktur; kız-erkek genelde karma olarak oynanır. Oyun, çizgi ile başlayıp yarım daire sağ yay üzerinde oynanır.
TEŞİ
Artvin ve civarında, genelde iç kesimlerde, toplu iş gücüne dayalı birlikte yapılan çalışmalara “Meci-İmece” adıyla toplanırlar. Yöre halkı kış gecelerinin boş geçmesi, gece eğlenceleri yapılması amacıyla, yün eğirme, mısır ayıklama, tütün doğrama gibi bazı işlerini kış gecelerinde, komşuları davet ederek hem çalışır; hem de gece eğlenceleri düzenlerler. Bunlar maniler, bilmeceler,karşılıklı atma türküler ve orta oyunları gibi eğlencelerden oluşur.

Teşi ise yün eğirmeye yarayan aracın ismidir. Teşi, ağarşak ve iğden oluşan, ağaç bir araçtır. Bu araçla, yünden iplik yapılmasını canlandıran yün eğirmeyi temsil eden bir oyundur. Oyun oynanırken ayak, el figürleri ile adeta yün eğiriyormuş gibi gerçek figürlerle gösterilir.Oyun figürleri, estetik yönden ağırlık taşır.; ayak üzerinde esneyerek yürünür ve elde teşi ile yün eğrilir. Teşi oyunu, kadınlar tarafından oynanır. Belli bir sayı sınırlaması olmayı genellikle bağımsız ferdi olarak oynanır. Teşhi havası olarak ta anılan oyuna ait ilk nota derlemesi 1945 yılında Muzaffer SARISÖZEN tarafından yapılmış ve TRT Repertuarına kazandırılmıştır.
UZUN DERE
Uzun dere, yörede, gelinin (Puhaça) yoğururken genç kız ve kadınlar tarafından oynanan bir oyundur. Uzun dere “İnce dere” , yörede bir yer ismidir. Oyun. İçerisinde anlatımı bu yörede daha çok yapıldığı için, ismini bu bölgeden almıştır. Uzun dere oyununu oynayan oyuncuların ellerinde buğday, arpa daneleri, oyunla birlikte gelinin başına serpiştirilir. İnanışa göre gelinin rızıklı, bereketli olması inancı ile temsil edilir.

Gelin, hamur yoğururken teknenin içine lira veya bozuk para atılır. Bu da aynı anlam içerisinde, gelinin, bolluk bereketlilik getirme inancını simgeler. Hamur pişirildikten sonra etrafındakilerce yenmesi için parça parça kırılıp dağıtılır. Ekmeğin içindeki para kime çıkarsa, uğurlu sayıldığından saklanır. Ekmeğin içinde para çıkan kişi genç kız veya erkekse, bu parayı gece yastığının altına koyup yattığı zaman, kendi kısmetini görürmüş diye inanılır. Oyun, düğünlerde yüz açımı töreninden sonra damat evinde, puğaça yoğrulup, gelinin bereketli olması dileğiyle oynanan , belli sayı sınırı olmayıp genç kız ve kadınlar tarafından oynanır. Oyun ferdi hareketlerle oynanır. Oyunu kuran kişi çok eski bulgulara dayalı olup gerçek kaynağı bilinmektedir.
Artvin el sanatları
ÜÇ AYAK – AĞIR BAR
Yurdumuzun bir çok yöresinde adımlardan ismini alan, bölgemizde de aynı isim altında bar türünde oynanan bir oyundur. Oyunun ağırlama, hoplatma, hızlanma bölümleri vardır. Oyunun üç ayak adında oynanması, üç adım kuralına bağlı olmasındandır. Oyun, tek sıra bağımlı, sağ yöne çizilen tek sıra halinde oynanır. Bölgemizde bu tür oyunlar, bir çok isim altında oynansa bile, hepsini toplayıcı özellik olarak üç ayak ismi kullanılır.
Artvin el sanatları
Yöremizde, ağırlama bölümlerinde, bu tür oyunlarda kadınlar ve erkekler tarafından, karşılıklı atma türküleri söyleyerek oynanabilmektedir. Oyun, sağ yay üzerinde yarım daire formunda oynanır. Kız-erkek karma veya yalnız bilinmemektedir. Halk arasında düğünlerde, harmanda sıkça oynanılan bir oyundur.
ARTVİN EL SANATLARI

Artvin el sanatları

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Sayfamızı Beğenmenizle
Mutluluk Duyarız